Acaba partilerde önemli kararlar nasıl alınıyor?
Her partinin yönetim kademeleri kongre sürecinde seçimlerle oluşur. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK), Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ve Genel Başkan, delegelerin verdikleri oylarla belirlenir.
Dolayısıyla, önemli kararların Genel Başkan’ın açıklamasından önce MKYK’da ve sonra MYK’da görüşülerek belirlenmesi gerekir.
Acaba Devlet Bahçeli’nin yaptığı, Abdullah Öcalan’a “Meclis’e gel, oradan PKK’ya silahlarını bırakma çağrısı yap” diye özetlenebilecek çıkış, MHP’de böyle bir süreçten geçerek mi ülke gündemine girdi?
Sanmıyorum.
Devlet Bahçeli’nin beklenmedik çıkışına fazla gecikmeden destek veren CHP’ye de aynı soru yöneltilebilir: Acaba partisinin genellikle olumsuz karşıladığı bir konuda, Öcalan’ın Meclis’e gelmesi ayrıntısı da bulunduğu halde, çıkışa destek verirken, CHP lideri Özgür Özel partinin danışma mekanizmasını çalıştırdı mı?
Sanmıyorum.
Peki, ülkeyi yönetmekte olan AK Parti’de durum ne?
AK Parti’nin Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Bahçeli tarafından ifade edilmiş silah bırakma karşılığı ‘umut hakkı’ kolaylığını da içeren çıkışa önceleri sessiz kaldı.
Hem de bir haftadan fazla bir süre.
En sonunda, Külliye’deki 29 Ekim resepsiyonunda yaptığı konuşmada konuya değindi:
“Cumhur İttifakı ortağımızın öncülüğünde son dönemde ortaya konan yaklaşımların, bu geniş arka plan ışığında önyargısız olarak değerlendirilmesinin daha faydalı olacağı kanaatindeyiz. Bu yaklaşım, kadim devlet aklının, milletimizin binlerce yıllık tecrübesinden süzülüp gelen irfanının gereğidir.”
Dün de, grup toplantısında, Devlet Bahçeli’ye girişiminden ötürü teşekkürünü, Özgür Özel’e de desteğinden dolayı takdirini iletti Tayyip Erdoğan.
Verdiği mesajlar, Bahçeli’nin “Öcalan Meclis’e gelsin ve umut hakkı kullansın” çıkışına, biraz mahçup, biraz isteksiz bir destek aslında…
Tamam da, AK Parti böylesine önemli bir konuyu ilgili kurullarında görüşerek mi bu noktaya geldi?
Yine aynı cevap: Sanmıyorum.
İşte size, çok ciddi bir teklif ve o teklifin ilk çıkışını yapan parti ile teklife destek çıkan diğerlerinde kanaatin nasıl oluşturulduğu tablosu…
Devlet Bahçeli önemli bir konuda söz alınca diğer partiler uyar görüntüsü…
“Diğer partiler” içerisine girecek başkaları da var, biliyorum. Onlarda da, Bahçeli’nin çıkışının seçilmiş kurullarda değerlendirilip kanaatin öyle belirlendiğini sanmıyorum.
Bahçeli’den daha önce de beklenmedik çıkışlar geldiği hepimizin malumu.
İki kez -2002 ve 2018’de- ülkeyi erken seçime götürdü MHP lideri.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bile vazgeçmişken, kendisinin ölümüne karşı çıktığı ‘Başkanlık Sistemi’ne geçiş talebi yine ondan gelmişti.
Sistem değişikliğini ve ardından yaşananları Devlet Bahçeli’ye borçlu ülkemiz.
Siyaseti dışarıdan izleyenleri, hangi partiye yakın olmaları önemli değil, her seferinde şaşırtıyor MHP lideri.
Partisinin yönetim kademelerinde yer alanları bile…
İyi de, onlarla danışmadığı halde, sistem değişikliği ve Öcalan’ın Meclis’e gelmesi ve ‘umut hakkı’ kullanması gibi olağanüstü önemli çıkışları, hem de daha önceleri izledikleri politik çizgiye taban tabana ters olmasına rağmen, kim/ler/den ilham alarak yapmış olabilir Bahçeli?
Şaşkınlığa düşürdüklerinin zihnindeki soru bu, doğal olarak.
Cevabı alınamayan soru…
Seçim tarihini erkene aldırma ve sistem değişikliği ile ilgili beklenmedik çıkışları Devlet Bahçeli’nin, bilindiği üzere, sonuç alabilmişti: İki seçim onun yönlendirmesiyle erken yapıldı ve ülke artık Parlamenter Sistem ile değil Başkanlık Sistemi ile yönetiliyor…
Bu son çıkışının sonucunu da bekleyeceğiz.
Partiler karar alma işini liderlerine bırakmış görünüyorlar; yüksek sesli itiraz gelmediğine göre durum böyle.
Ya halk? Partilerin tabanı?
İtirazlar oradan yükseliyor. Hem de ne itirazlar…
En güçlü itirazlar da MHP’nin tabanından geliyor.
İlk süreçte (2013-2015), o süreci başlatan AK Parti, halkın itirazlarının önünü almak için, konuya ilgi duyanlardan ikna amaçlı heyetler oluşturmuştu.
Şimdiki açılımı başlatan MHP’nin de, öncelikle, kendi tabanından yükselen itirazları ortadan kaldırmak için, benzer bir çabaya girişmesi gerekiyor.
MHP’lilerin saygı duyduğu kişilerin ağırlık taşıyacağı ikna heyetleri oluşturmakla işe başlayabilirler.
Diğer destekçi partilerden de heyetlere temsilciler alabilirler.
Benim mütevazı önerim bu.
